3 Ocak 2011 Pazartesi

Bir Türk Beyaz Şapkalı(İyi Amaçlı) Hacker'ın Hikayesi





10 yaşına kadar köyde büyüdü.Ne bilgisayarı,ne de cep telefonu biliyordu.Gördüğü en teknolojik aletler televizyon,buzdolabı,çamaşır makinası vb. aletlerdi.İlk öğretim 3. sınıfı bitirdiğinde babasının işinden dolayı Adana'ya yani şehir merkezine taşındılar.Cep telefonunu gördü,bilgisayarı gördü.Ve 4.sınıfa başladığı okulda bilgisayar ve internetle tanıştı.Arkadaşlarından başlat tuşunun ne işe yaradığını öğrendi,mario adlı oyunun hangi tuşlarla oynandığını öğrendi.Daha sonra iki arkadaşının cep telefonu olmadan,mektup olmadan sadece bilgisayar tuşlarına basarak,Windows Messenger adında bir programla haberleştiğini gördü ve kendinede açmalarını istedi.Adresi bilal0101@hotmail.com ve şifresi 123456...Büyük bi heyecanla arkadaşlarının msn adreslerini ekleyip onlarla konuşuyordu.Bir gün adresini yazıp ve şifresini yazdığında karşısına çıkan uyarıyla karşılaştı.Uyarının ne anlama geldiğini bilmiyordu ama şifresinin çalındığını anlamayacak kadar küçük değildi.Çok üzülmüştü... Bildiği veya başkalarından yardım alarak öğrendiği tüm yolları denemişti ama şifresini tekrar alamamıştı.Ve o gün...Hırs yapmıştı.Google denilen,ne yazarsan karşına aradığın şeyleri çıkaran bir siteyle tanıştı.Ve 'msn şifresi nasıl çalınır' adında bir cümle arattı.Karşısına,arattığı cümleyle ilgili çıkan siteler arasında 'hacker' kelimesiyle karşılaştı ve ne demek olduğunu araştırdı.Sanal Korsan...Ve kendi kendine 'ben hacker olcam ve benim şifremi çaldılar bende diğerlerininkini çalıcam' dedi kendi kendine.Araştırdı.Tüm hack sitelerinde sörf yaptı,en ufak cümleleri,ayrıntıları okudu.Sonunda bir msn adresinin şifresini çaldı.Hoşuna gitti daha iyisini,daha çoğunu yapmak istiyordu.Değişik yöntemlerle arkadaşlarının,tanımadığı kişilerin şifrelerini çaldı.Yine bir gün hackerlık öğrendiği sitelerin birine girdiğinde 'Bu site ..... adlı hacker tarafından imha edilmiştir' cümlesini gördü.Ve internet sitelerininde çökertilebileceğini gördü ve onuda yapmalıydı.Şifre çalmaktan vazgeçip internet sitesi hacklemenin yöntemlerini öğrenmeye başladı.En basit yöntemlerle bir,iki,üç.... Ama daha büyük ve daha gösterişli sitelerle uğraşmalıydı.Bu arada 8.sınıfa gelmişti ve bilgisayar yüzünden hem gözleri bozulmuş,hemde derslerine motive olamıyordu.İnternetle uğraşmayı bıraktı.Daha doğrusu ara verdi.O sene girdiği OKS sınavından iyi bir puan alarak Anadolu Oğretmen Lisesini kazandı.Lise son sınıfa gelene kadar uğraşmadı hack işleriyle.Bir gün arkadaşının sitesinin çalındığı öğrendi.Ama sitenin ana sayfasında hacklendi yazmıyordu.Siteyi hackleyen kişi sitenin admin bilgilerini ve şifresini çalıp,siteyi çökertmek yerine kendi sitesi haline getirmişti.O siteyi yeniden arkadaşına hediye etmek için tekrar başladı,Bu sefer siteyi çökertmeyecekti,adminin adını,şifresini öğrenecekti ve başardı.Kendini geliştirmişti.2009 yılında Türkiye'nin en büyük bankalarından biri olan AKBANK'ın resmi sitesinde açık oldugunu farketti ve yetkililere bildirdi.Aynı sene TÜYAP'ın sitesinde açık buldu ve yetkililere bildirdi.Değişik hediyelerle karşılık verildi.Ve hedefi katil israildi.Bir çok israil sitesinin admin bilgilerini ele geçirip sanal alemde dağıttı.Haberlerde adı geçti...O artık Türkiye'nin ilk accounteriydi.İlk beyaz hackerlarındandı... Sanal alemde tek bir nicki vardı. O 'bilalaol' nickli Türkiyenin en büyük hackerlarından biri...

80 Avantajlı Türk Sitesi



80 site. Hem "avantajlı" hem "türk". internet okyanusunda kaybolmadan aradığımız konuya ulaşabilmek için öncelikle arama motorlarını sonra da şuradan buradan duyduğumuz bilgileri kullanıyoruz. eğer sanal ortamı ticaret veya alışveriş için kullanacaksanız, en çok arayacağınız kelimelerin başında da “avantaj, fırsat, indirim, kampanya, ucuzluk” geliyor. bu makale internette avantajlı ürün ve hizmet arayanlara
, bu ürün ve hizmetlerin hangi modeller altında sunulduğunu anlatan bir derleme çalışmasıdır. 80 Avantajlı Site:
1) Tıklamaya Para Veren Siteler: Tıklama başına ödeme yapan sitelere kayıt oluyorsunuz, size gönderilen mesajları tıkladıkça para kazanıyorsunuz. Piyasanın en büyüğü Napolyon (www.napolyon.com). Eski adı “Süperteklif” idi.
2) Para iade siteleri: Para iade siteleri, mağazaları listeliyor, satış olursa mağazadan komisyon alıyor ve bu komisyonu da alışveriş yapan müşterisine ödüyor (yani harcadığının bir bölümünü müşteriye iade ediyor). Türkiye’de şimdilik sadece 1 tane var; ismi Avantajix (www.avantajix.com).
3) Fiyat Karşılaştırma Siteleri: Bu siteler aynı ürünü satan çeşitli mağazalardaki fiyatları karşılaştırarak müşterileri o mağazalara yönlendiriyor ve eğer satış olursa komisyon alıyorlar. Cimri (www.cimri.com), En Uygun (www.enuygun.com), Ak Akçe (www.akakce.com), eFiyat (www.efiyat.com), Karar Yeri (www.kararyeri.com), Akıllı Fiyat (www.akillifiyat.com), En Ucuz Kaça (www.enucuzkaca.com), Bi Arada (www.biarada.com), Limgen (www.limgen.com), Fiyat Dedektifi (www.fiyatdedektifi.com), Pazarmetre (www.pazarmetre.com).
4) Tek Ürün Satış Siteleri: Bu siteler sadece bir ürün satıyorlar. Genellikle bu ürün spot bir ürün olduğu için satışlar stoklarla sınırlı ve genelde ertesi gün başka bir tek ürün satılıyor. Kampanyator (www.kampanyator.com), Bitene kadar (www.bitenekadar.com), Ben de istiyorum (www.bendeistiyorum.com) (İsmi indirdik.com olarak değişti), Indra Gandi (www.indragandi.com), Fırsata Bak (www.firsatabak.com), Günün Fiyatı (www.gununfiyati.com), Günlük Ürün (www.gunlukurun.com), Kampanyamatik (www.kampanyamatik.com), Limitli (www.limitli.com), Hepsi Bitsin (www.hepsibitsin.com). Ayrıca günde tek ürün servislerindeki kampanyaları takip edip listeleyen siteler de var. Bunlar arasında; Tek Ürünler (www.tekurunler.com) ve Fiyat Takip (www.fiyattakip.com) sayılabilir.
5) Toplu Alışveriş ve Günlük Fırsat Siteleri: Bulunduğunuz şehirdeki günlük fırsatları bu siteler vasıtasıyla takip edebilirsiniz. Ama dikkat. Bu fırsatlardan yararlanabilmek için grup olmanız ve belli bir sayıya ulaşmanız isteniyor olabilir. Markapon (www.markapon.com), Grupanya (www.grupanya.com), Groupon Şehir Fırsatı (www.sehirfirsati.com), Yakala Co (www.yakala.co), Grupfoni (www.grupfoni.com), Kipru (www.kipru.com), Grupca (www.grupca.com), Fırsatçıyız (www.firsatciyiz.com), Bay Hesap (www.bayhesap.com), eKoloni (www.ekoloni.com), Fırsatını Yarat (www.firsatiniyarat.com), Ekozon (www.ekozon.com), Fırsat Kulübü (www.firsatkulubu.com), Piriveta (www.piriveta.com), Mekanist Fırsat (http://firsat.mekanist.net), Aktif Kampanya (www.aktifkampanya.com), Fırsat Avcıları (www.firsatavcilari.com), Firmanya (www.firmanya.com). Ayrıca toplu alışveriş ve günlük fırsat sitelerini takip edip listeleyen siteler de var. Bunlar arasında Fırsat Bu Fırsat (www.firsatbufirsat.com), Firs.at (www.firs.at) ve Grup Guru (www.grupguru.com) sayılabilir.
6) Alışveriş Rehberleri: İnternet rehberliği yapmaya soyunmuş yüzlerce site arasından sadece birkaç tanesini listelememiz gerekse aşağıdaki sitelerden bahsedebiliriz: Alışveriş Rehberi (www.alisverisrehberi.com), Kaç Lira (www.kac-lira.com).
7) Kampanya Rehberleri: Türkçe sözlüğe göre “Kampanya”, tüketiciyi özendirmek için belli süreler içinde düzenlenen indirimli veya taksitli satış. Aşağıdaki siteler güncel kampanyalar hakkında bilgi veriyorlar: Fırsat Kampanya (www.firsatkampanya.com), Kampanya Fiyat (www.kampanyafiyat.com), Fırsatlar (www.firsatlar.org), Kampanyacıyız (www.kampanyaciyiz.com), Kampanya Burda (www.kampanyaburda.com), Her Gün Kampanya (www.hergunkampanya.com), Hangi kampanya (www.hangikampanya.com), Fırsat Yağmuru (www.firsatyagmuru.com) , Best Kart Ne (www.bestkartne.com), Kampanya Severler Derneği (www.kampanyaseverler.com), The Kampanya (www.thekampanya.com), Kampanya Me (www.kampanya.me), Kampanya Cini (www.kampanyacini.com), Kampanya-TV (www.kampanya-tv.com), Sıcak Fırsat (www.sicakfirsat.com), Kampanya Sırları (www.kampanyasirlari.com), Kampanyalarus (www.kampanyalar.us).
8) Özel Alışveriş Kulüpleri: Sadece davetiye ile üye kabul eden bu kulüpler her gün çeşitli tanınmış markaların spot ürünlerini indirimli olarak satıyorlar: Markafoni (www.markafoni.com), Limango (www.limango.com), Trendyol (www.trendyol.com), Clubboon (www.clubboon.com).
9) Yeni Nesil Müzayede Siteleri: Bunlar Altivi modelinin ardından geldiği için malesef güven erozyonuna uğramış bir piyasada kurulmuş ve katılımcılarının en düşük tekil teklifi bulması üzerine bir malı piyasa fiyatının altında almalarını sağlayan, öte yandan kumar sitesi olmakla eleştirilen girişimler: Tam Vakti (www.tamvakti.com), Bas Teklifi (www.basteklifi.com), Ucuza Çık (www.ucuzacik.com), Bigibid (www.bigibid.com), Kral Teklif (www.kralteklif.com).
10) Çekiliş siteleri: Bu siteler genellikle kampanya çekilişlerinin sonuçlarını yayınlıyor; ama öte yandan kampanya ve fırsatları da listeliyor: Kim Kazandı (www.kimkazandi.com), Beni Kazan (www.benikazan.com), Çekiliş Sonuçları (www.cekilissonuclari.com). Sonuç: internette avantaj sağlayan bazı siteleri listelediğimiz bu yazı belki de biz daha bu cümlenin sonuna nokta kaymadan eskiyecek. Çünkü sanal alemin değişim hızına ayak uydurmak imkansız. Kısacası, avantajlardan yararlanmak isteyenlerin acele etmesinde fayda var.

1 Ocak 2011 Cumartesi

Hayata +1 puan katmak


Kim isterki dümdüz bir hayat yaşamak ? Sıradan ve sıkıcı... Aslında hayatımızı küçük dokunuşlarla mükemmel bir hale getirmek kendi elimizde... Okuduktan sonra 'bu muydu canım
?' diyebilirsiniz,önemli nokta da burası işte,küçük dokunuşlar,büyük mutluluklar.
1- Günlük Yazın;O gün neler yaşadınız düşünün önce,sonra da bunları defterinize geçirin.İçinizden geçenleri yazın ama,'birileri okur mu acaba?' diye düşünerek sakın ola ki gösterişlik cümleler kurmayın.Kendiniz olun.
2-Hafta da bir kez uzun zamandır görüşemediğiniz birine vakit ayırın.
3-Çok sevdiğiniz kişilerin listesini yapın,daha sonra onların hayatınızdan çıktığını düşünün,ve böyle bir durumda neler yapabileceğinizi nasıl ayakta dimdik durabileceğinizi bir köşeye yazın.Bir gün mutlaka işinize yarayacaktır.
4-Çok sevdiğiniz bir şeyin koleksiyonunu yapmaya başlayın.Yüzük,kolye,toka,kalem vs. Canınız sıkıldıkça onlarla oyalanın.İnanılmaz keyif verecektir.
5-Bir kumbara yapın kendinize,ama öyle kolay açılanlardan olmasın.Hergün mutlaka 25 kuruş'ta olsa para atın oraya.Dar bir anınızda ilaç gibi gelecektir.
6-İnsanlara gülümsemekten çekinmeyin,tek bir gülümsemeyle bütün günü kurtarabilirsiniz.
7-Yatmadan önce 'dua' etmeyi alışkanlık haline getirin.
8-Yağmurlu havalarda müzik dinleyerek kısa yürüyüşler yapın,hayatınızı irdeleyin.
9-Özel zevklerinizi iş haline getirin; Örneğin yağlı boya tablo yapmayı çok seviyorsunuzdur,bunu internette yaptıklarınızı sergileyip satarak iş haline getirebilirsiniz.

Google Adsenseden Ban Almamak İçin 6 Kural



1)-Genellikle sitenizin içeriğiyle uyuşmayan “Pahalı Kelime” dediğimiz sözcükleri* tıklama başına yüksek ücret veren (1$ veya üzeri) reklamların gözükmesi için kullanmayınız. Bunu Google fark ettiği zaman
 sizi banlayabilir. Bu kelimelerin bazılarını dikkatli olmanız için söylüyorum: Student Loan* Adult* Free XXX* Forex. Google bunu sevmiyor çünkü bu da bir çeşit dolandırıcılık.
2)-Asla ama asla “Lütfen reklamlara tıklayın* Sitenin devamlılığı için bir tık* Reklama tıklmayan siteden atılır.” gibi şeyler yazmayın ister bunu dolaylı yoldan ima edin veya site üzerinde caz caz bağırın ama yapmayın. Google bunları görünce sizi hemen banlayacaktır çünkü; Google’un istediği kullanıcı türü reklama tıklayıp kapatan cinsten değil* reklama isteyerek ve ilgisini çektiği için tıklayan cinstendir. Bu yönteme genelde teşvik yöntemi denir.
3)-Oklarla veya bazı sembollerle reklama tıklayın gibisinden şeyler yapmayın veya kişiyi reklama tıklamaya zorlayan şeyler yapmayın* bu da teşvik yöntemlerinden biridir fakat; sitenin ilgi çekici veya dikkat çekici yerlerine reklamları koyarak kişinin ilgisini çekecek reklamları görmesini sağlayabilirsiniz.
4)-Kendi reklamlarınıza asla tıklamayın! Varsayınki reklamınıza tıkladığınız bilgisayardan* Google hesabınıza girdiniz… Bir baktınız kısa bir süre sonra banlanmışsınız. Google bunu bilgisayardaki cookielerden ve IP numaranızdan anlamaktadır.
5)-Reklamlara on kere veya yirmi kere tıklamak ise reklamlara hiç tıklanmamasından kötüdür çünkü; Google* aynı IP numarasından çok fazla kez tıklandığında* bunu fark ediyor ve gelen parayı engelliyor. Bunun üstünede sizi banlıyor* Google için bu bir sahtekarlık!
6)-İnsanlara MSN üzerinden reklam linkini vermeyiniz çünkü; Google referrer olarak MSN sunucusunu gördüğünde* pek hoşlanmayacaktır ve sizide hiç acımadan banlayacaktır.

Etkili Öğrenme ya da Öğrenmeyi Öğrenme





Öğrencilerin çoğunun sorunu, etkili bir öğrenme gerçekleştirememek. Bu yazımda öğrencilerin işine yaracağına inandığım, etkili öğrenmeye dair bir şeyler yazacağım. Öğrenme etkinliklerinizin amacını, sadece okul için değil, “hayat için öğrenme “ şeklinde değiştirin. Etkili Öğrenmenin ya da öğrenmeyi öğrenmenin bir lüks değil, kesinlikle bir ihtiyaç olduğunun farkına varın . Günümüzde, bu bilgi ve teknoloji çağında sadece okuma-yazma bilmeyenlerin değil, “öğrenmeyi öğrenemeyenlerin” de cahil sayılacağını ve cahil kalmaya mahkum kalacağını kesinlikle bilin! Günümüzde yeni bilgilerin müthiş bir hızla üretildiğinin ve hızla yayılıp, hızla eskidiğinin farkında olun; sadece bu gerçek bile “öğrenmeyi öğrenme”yi zorunlu kılar. Etkili bir öğrenme için, “öğrenme amaçlarınızı” ve “hayat amaçlarınızı” belirleyin. Yani bir amacınız, gerçekleştirmek istediğiniz bir hayaliniz olsun. Çünkü her şey ilk önce zihinde/hayalde başlar, sonra dış dünyada gerçekleşir. Hayalinizde olmayan bir şeyi, gerçek dünyada da asla yaşayamazsınız. Bir hayal, birçok hedefleri içerebilir. Bu hedefleri sırasına göre gerçekleştirmeye zihninizi programlayın. Kendinize, öğrenme yeteneğinize ve başaracağınıza İNANIN. Eğer yeterince inanabilirseniz, imkansız gibi görünen şeyler bile mümkün olabilir. Çünkü, “inançlar, kendilerini gerçekleştiren kehanetler gibidirler”. “Yapamam” derseniz haklısınız, yapamazsınız.” Yapablirim, başarabilirim derseniz yine haklısınız, başarabilirsiniz. O halde siz, “başaracağınıza inanın”. Her türlü başarıyı ve mutluluğu HAK ETTİĞİNİZE inanın. Hedeflerinize TUTKU ile bağlanın. Hedeflerinize adanın. Hedefleriniz sizi gece geç yatırsın, sabahleyin erken kaldırsın. Eğer böyle bir tutkuya ve adanmışlığa sahip olursanız, okul hayatında da hayat okulunda da başarılı olursunuz. Okul hayatında “zorunlu öğrenciler” değil, “gönüllü öğrenciler” olun. İsteyerek, severek öğrenin. Ders konularına İLGİ ve MERAK duyun. İlgi ve merak, öğrenmenin motorudur. Daha çok okuyun. Zihninizde ne kadar çok bilgi olursa, yeni bilgileri daha çabuk ve doğru olarak anlarsınız. Ayrıca eski bilgilerinizle yeni öğrendiğiniz bilgilerden, daha farklı, yeni bilgiler üretmeye zihninizi zorlayın. Esasen öğrenmek de aslında budur; yani, mevcut bilgilerinizden yeni anlamlar, yeni bilgiler üretmek. Daha hızlı okumaya kendizi zorlayın. Gerek duyarsanız “hızlı okuma eğitimi” alın. Etkili dinlemeyi öğrenin. Aslında çoğumuz “etkili dinlemenin” ne demek olduğunu bilmiyoruz. Kendinizi ders çalışmaya ve öğrenmeye şartlandırın ve bundan zevk alın. Mümkünse sürekli aynı odada ve masada ders çalışın. Çünkü o belirli oda ve masa, etkin ders çalışma ve öğrenme için – zihninizde bir tetikleyici(çapa) oluşturur. Her çalışma seansı 20-60 dakika (en çok) olması uygundur. Bu seanslar sonunda en az 10 dakika dinlenin. Ders çalışma seanslarınızın süresini ne kadar az tutarsanız, dolayısıyla ne kadar çok ara verirseniz, öğrendiklerinizin zihninizde kalma ihtimali o kadar yükselir. Örneğin, 70 dakikada iki seans yaparsanız, iki defa ara vermiş(dinlenmiş) olursunuz. Bu, tek seansda 70 dakika ders çalışmaktan çok daha yararlıdır. Bir gün içinde öğrendiğimiz bilgilerin yaklaşık %70’ni 24 saatte unuturuz. Bu unutmayı engellemenin yolu, her gün düzenli tekrar yapmaktır. Tekrar, bilgileri unutmamızı engeller, dolayısıyla bilgilerin uzun süreleri hafızaya kaydedilmesini sağalar. Gece yatmadan hemen önce ve sabahleyin uyanınca yapılan kısa tekrarlar unutmayı engellemek için çok etkilidir. Yeni bir bilgiyi öğrendikten hemen sonra kısa bir tekrar yapın(5-10 dakika). 24 saat sonra yine bir tekrar yapın. Bir hafta sonra , bir ay sonra ve üç ay sonra yine küçük birer tekrar yapın. Bu tekrarlardan sonra artık o bilgiler, tamamıyla zihninize (uzun süreli hafızaya) kaydolmuş demektir. 

Konsantrasyon eksikliğinden kurtulmak



  • Çalıştığımız odadaki resim obje gibi dikkatimizi dağıtacak hayal kurmamıza yarayacak şeylerden kurtulun.
  • Hedeflerinizi kafanızda fazla büyütmeyin, hedefine ulaşamayacak gibi bakmayın.
  • Çalışırken yatar pozisyonda olmayın.
  • Açlık susuzluk gibi problemler veya ders çalışırken, kitap okurken, sunum hazırlarken asla bişeyler yiyerek ve içerek çalışmayın.
  • Asla müzikle ders çalışmayın ne kadar sessiz bir ortam olursa o kadar konsantre olursunuz. Bunları yapın.
  • Dik pozisyonda çalışın.
  • Düzenli uyuyun. Beyin uyku sırasında enerji depolar. 20 saat uykusuz kalan bir kişi alkol sınırını aşan bir kişiyle hemen hemen eşdeğerdir. Özellikle uyumadan önce yaptığınız şeyler akılda daha fazla yer edinir.
  • Egzersiz ve Spor Dikkati arttırır.

GÜZEL VE ÇİRKİN





Bir sabah kalkıpta aynaya bakınca "Ben niye böyleyim?" cümlesi döküldümü ağzından? Hiç isyan ettin mi tanrıya karşı seni biraz daha güzel yaratmadı diye? Aklından ne geçiyor bilmiyorum ama cevabın evetse mutlaka okumalısın bu metni çünkü senin hakkındaki gerçekler gizlenmiş olabilir bu metinde... Sakıncası yok aslında sahip olmadığın "şey"leri istemenin tabiki kadere inanmak şartı ile! Kader mi, şaşırdın değilmi kadere inan dediğimde? Çoğu insan kaderi önceden yazılmış bir tiyatro oyununda söyleneni harfiyen uygulamak diye tanımlar. Yanlış kader aslında ölçüden ibarettir. İnsanın değeri kadar yük biner üstüne. Örnek vereyim hemen elinde 5 ve 10 kg. dan oluşan pazar poşetlerin, biri 8 diğeri 16 yaşında ikide evladın var. Nasıl paylaştırırsın? Hafif poşeti küçük çocuğuna ağır olanıda büyüğe verirsin değil mi? İşte aynen de öyledir tanrı sana taşıyabileceğin kadar yükü verir fazlasını vermez, senide hakettiğin derecede ödüllendirir. Çirkin değildi hiçbir insan aslında senide "O" yarattı benide "O" yarattı. İnsanın değerini belirleyen kavram yaptıklarıdır. Nice insanlar var şeytan girmiş bedenine ama dünya güzeli, ondan bir hayır bekleme; nice yiğitler var dünya üzerinde görünüşüne aldanıp sırtını dönme! Kendini bulmalısın huzur yolunda yapabildiklerini belirlemelisin daha fazlasını ise yapmaya çalışmalı ama olumsuz sonuçlara karşı küsmemelisin dünyaya. Barış ki kendinle güzellikler sana gelsin. Zamanında felanca şehirlerinde iki zat yaşarmış bunlar geçimlerini ticaretle sağlarlarmış. Bunlardan 1. si kötümser, acıma bilmez, sadaka vermez, Hak tanımazmış, ikincisi ise iyimser mi iyimser, mutluluğu insanlardan esirgemeyen yüzünde güller açan bir insanmış. Bir gün bunlar ticaret yapmak için şehirlerinden ayrılmış ve ikisininde amacı aynıymış; ekmek paralarını çıkarmak ve sağ sağlim dönmek yurtlarına. 1. zat bir gitmiş ki şehire karşısında ne görsün, dört bir yanda açlık, sefillik, ölüm ve korku varmış, 2. zat ise gittiği şehirden pek memnun kalmış, eğlence cümbüşü her yer, festival havasında geçiyor her gün. 1. zat ne ticaret yapabilmiş ne de eğlenebilmiş üstelik gördüğü manzaraya dayanamayıp kendini şaraba vermiş. 2. zat ise hem ticaretini yapmış hemde eğlenmiş doyamamış o şehre. En sonunda ayrılık günü gelmiş çatmış. Tam bu ikisi şehirinden ayrılacaklarken tenha bir yerde rast gelmişler. İyimser tüccar hemen anlamış halini dostca sırtını avuşturup "Ey muhterem kardeşim ne diye böyle kötümser olursun ki, dünyaya nasıl bakarsan öyle görürsün sen şimdi diceksin bana iyi bakmakla dünya iyi olurmu diye. Derdini veren Allah şifasınıda verir. Sen onlar için üzülme yeterki sadakanı ve ver secde et Allah için." demiş. Şimdi siz soracaksınız bunlar başka şehirlerde değilmiydi birinde sefalet diğerinde sefa, birinde ölüm diğerinde festival. Aynı şehirlere gitmişle bu iki tüccar, ama 2 sinin görüşleri farklı imiş. Peki ya sen nasıl bakıyorsun dünyaya? Günlerin isyan ederek mi geçiyor eğer öyle olsa bile anlamışındır ankatmak istediğimi. Umarım her zaman mutlu kalırsın. Çünkü dünya çok güzel....

Twitter Delicious Facebook Digg Stumbleupon Favorites More

 
Powered by Blogger